Yuvaluna'ya Merhaba!

Öncelikle burada olmaktan duyduğum mutluluğu sizlerle paylaşmak isterim. Gizem Onay'ı on yıldır takip ediyorum, onunla ve birçok arkadaşımızla birlikte bir çemberde büyüdüğümüzü hissediyorum. Paylaşılan yeni keşifler, hayat deneyimleri, ezber bozan fikirler, okumalar, tartışmalar, sağdan soldan alınan eğitimler; bunların sayesinde kendimi birçok açıdan geliştirdim, beslendim. Yeni platform yuvaluna.com’un bu çemberden yükselen çeşitli sesleri duyurarak önemli bir hizmet vereceğinden eminim, faydalanan bol olsun.

Gizem, birkaç ana konunun etrafında bizleri -okuyucuları ve yazarları- bir araya getirdi. Mindfulness, cinsellik, ebeveynlik, ilişkiler, sinir sistemi, doğurganlık bunlardan birkaç tanesi… Yuvaluna’nın farkının ne olacağı, burada neler olacağını şimdiden biraz anlamaya başladık. Burada yer alacak her şeyin “empowerment” kavramı altında olacağına eminim. Anadilimde ‘empowerment’ ile eşdeğer bir kelime yok, tam uyuşan Türkçe bir kelime de yok sanırım. Empowerment kavramı, hem bireyleri güçlendirmektir, hem de yetkin kılmaktır, amaç bilgi sunarak bireylerin serbestçe kendi yolunu çizebilmesidir. Okuyucuyu hayatlarına birçok alanda sahip çıkmalarını teşvik ederiz burada.

Ben ise ayda bir emzirme ile ilgili yazacağım. Bakış açımı, nereden ve kim olarak emzirme anlatacağımı bu ilk yazıda biraz açıklamak istiyorum.

Öncelikle ben bir anneyim, iki çocuğumu da zevkle emzirdim. Emzirme konusunda anneden anneye desteğin çok önemli olduğunu düşünüyorum, lohusa döneminde ve ötesinde akran desteği, dayanışma, kardeşlik gibisi yok; tek olmadığımıza şahit olmak en önemli şeylerden biri. 

Aynı zamanda da bir aktivist olarak emzirme ile ilgileniyorum. Emzirme, savunmak istediğim birçok konunun kesişme noktası olmuştu, örneğim toplumda eşitlik, çevreyi korumak, tüketim toplumuna direniş… Sonraki yazılarımda biraz daha detaylı anlatma fırsatım olacak.

Bir öğrenci olarak da emzirme ile ilgileniyorum, laktasyon (süt salgılama) bilimleri unutulmuş bir alan idi, son 15-20 yıldır artık çok aktif ve ben, itiraf edeyim, öğrenmeye doyamıyorum... Kitaplarla, eğitimlerşe, ben hep bir öğrenci olacağım sanırım ve hocalarıma, mentorlarıma minnettarım.

Yazılarımda sizlerle dikkatimi çekenleri ve öğrendiğim güncel bilgileri  paylaşmaya niyetliyim. Asıl mesleğim de öğretmenlik olduğu için, paylaşmak ve açıklamak da bir başka tutkum. Emzirmek doğal ama öğrenilen bir sanattır. Bir öğretmen olarak da emzirme ile ilgilendiğimi söyleyebilirim; emzirme eğitimleri nasıl etkili olur, hamile ve lohusa dönemlerde yetişkinler nasıl farkındalıkla verimli öğrenir gibi soruları da derinleştirmek isterim.

Son olarak, emzirmenin ruhsal açıdan da bir yolculuk olduğunu inanıyorum ve emzirmeye spiritüel bir 3. göz da koymak isterim. Emzirmek, bebeğimizle bir iletişim elbette ama kendimizle de, duygularımıza dönme, içimizdeki çocuğa bakma, bedenimizi farklı bir şekilde algılama fırsatı da veriyor. Birçok kişi için hamilelik ve lohusa dönemi, ruhsal hayata iyi gelen bazı uygulamalarla tanışmak için de fırsat veriyor, aklımda tabii ki yoga, nefes farkındalığı ve mindfulness var, bu açıdan da emzirmeye değinmek isterim bu platformda.

Emzirmeyi korumanın, desteklemenin ve teşvik etmenin HERKESİ ilgilendirdiğine inanıyorum; emzirmek, emzirmemek veya emzirememek kişisel değil, toplumsal konulardır. Umarım yazılarımda bunu açık bir şekilde ortadan çıkarabileceğim. Platformda iletişimde olalım, yorum kısımlarını kullanmaya da davet ediyorum sizi, amacım fark yaratmak, dolayısıyla aramızda bir diyalog oluşmasını da çok isterim.

Buradaki bana ait köşeye hoş buldum, sizlere de hoş geldiniz diyorum. Gizem ve Yuvaluna.com ekibine de alan açtıkları için çok teşekkür ederim!