Vajinal akıntı, vajinası olan hemen herkeste görülen genellikle normal ve fizyolojik bir durumdur. Vajinal akıntılar vücudun kendini yenileme, temizleme ve korunma yöntemi olarak görülebilir. Sağlıklı bireyler için, cinsel uyarım olduğunda veya yumurtlama dönemlerinde akıntının artması normaldir. Vajinal akıntıdan bahsedildiğinde aklımıza ilk gelen herhangi bir rahatsızlık sebebiyle normal olmayan akıntı türleri de olsa, aslında birçok akıntı türü mevcuttur.
Vajinal Akıntı Çeşitleri Nelerdir?
Vajinal akıntı çeşitleri normal olanlar ve olmayanlar olarak olarak ikiye ayrılabilir.
Normal olan vajinal akıntılardan biri servikal sıvıdır. Servikal sıvı, servikste (rahim ağzında) bulunan ve kript adı verilen küçük bezler tarafından üretilen bir sıvıdır. Kişinin döngülerini ve doğurganlık açısından verimli dönemlerini belirleyebilmek ve takip edebilmek için kolay bir işaret olarak da görülebilir. Servikal sıvının yanı sıra, cinsel uyarılma sonrası görülen vajinal ıslaklık da normal bir akıntı olarak sayılır. Bu sıvı, vajina duvarından ve vajinal açıklığın sağında ve solunda bulunan vulvovajinal bezlerinden üretilir. Anlaşılacağı üzere sağlıklı bir kişide birden fazla normal vajinal akıntı türü bulunabilir.
Normal olmayan vajinal akıntı enfeksiyon sebebiyle oluşur; kokusu, rengi ve görüntüsü her zamanki gibi değildir. Normal sayılamayacak bir akıntı kişiye günlük yaşamda zorluk yaratabilir, aynı zamanda kısa ve uzun vadeli birçok hastalığa sebebiyet verebilir.
Sağlıklı bir vajinadaki akıntı genellikle açık ya da koyu beyaz, bulutumsu ya da şeffaf olarak gözlemlenir. Anormal olanı ise yeşil veya sarı renkte; kokulu, bazen de kaşıntı ile birlikte görülen bir akıntıdır. Böyle bir akıntı ile karşılaşıldığında bir problem olduğu bilinmeli ve mutlaka bir doktor ile görüşülmelidir. Çünkü vajinal enfeksiyonlara gereken önem verilmez ve bir tedavi uygulanmazsa, aşağıda sıralandığı gibi kişinin sağlığında birçok probleme ve kalıcı hasara neden olabilir:
Vajinal enfeksiyonlar neden olur?
Dr. Aviva Romm, enfeksiyonların sebebini bulmanın önemli olduğunu söylüyor. Genellikle karşılaşılan bazı enfeksiyon sebepleri olarak antibiyotikleri, doğum kontrol haplarını, steroid kullanımını ve antifungal ilaçları sıralayan Dr. Romm, ek olarak vajina pH’ını olumsuz etkileyebilecek prezervatiflerin ve uygun pH seviyesine sahip olmayan kayganlaştırıcıların da enfeksiyon riskini arttırabileceğini belirtiyor.
Dr. Romm, kullanılan temizlik ürünlerinin birçoğunun imalatı esnasında ağır kimyasalların kullanılıyor olması veya bu ürünlerin parfüm içermesi sebebiyle de enfeksiyon olasılığının artırdıklarını açıklıyor. Bu sebeplere ek olarak, yoğun stres ve fazla şeker tüketimine dikkat edilmesi gerektiği, beslenme ve çevresel faktörlerin de normal sayılmayan vajinal akıntılara sebep olabileceğini hatırlatıyor.
Sağlıklı Vajinal Akıntı Nasıl Olur?
Vajinal akıntılar değerlendirilirken iki önemli kriterden bahsedilebilir: Akıntının rengi ve kıvamı. Sağlıklı bir vajinal akıntı, kokusuz ve beyaz olarak tanımlanabilir. Bu tür normal akıntılar kişinin üreme çağından itibaren başlayabilir. Herhangi bir kaşıntı veya yanma hissi oluşturmaz.
Dr. Aviva Romm, fizyolojik olarak doğal olan bu akıntıların döngü boyunca veya cinsel uyarım sonucu oluşabileceğini söylüyor. Ayrıca, sağlıklı vajinal akıntının penetrasyon esnasında acı veya batma hissi yaratmadığını; vulvada kaşıntı, şişme veya yanma hissine de neden olmayacağını belirtiyor.
Vajinal Akıntı: Hangisi Normal, Hangisi Değil?
Sağlıklı bir vajinal akıntının tanımına uymayan her türden vajinal akıntı, sorun olduğuna dair bir işaret sayılabilir. Beyaz ve akışkan olan ya da beyaz ve çiğ yumurta beyazı benzeri yapıya sahip vajinal akıntılar normal sayılabilir; ilki egzersiz ile de artabilirken ikincisi yumurtlama döneminde olduğunun belirtisi olarak kabul edilir.
Kişide aşağıda sıralanan belirtiler görülüyorsa, normal olmayan bir vajinal akıntıdan söz edilebilir.
Dr. Aviva Romm’a göre ayrıca ateş, karın ağrısı, bazen açıklanamayan kilo kaybı, halsizlik, idrara çıkma sıklığının artması gibi belirtiler de bu vajinal akıntıya eşlik ediyorsa mutlaka bir doktor ile görüşülmesi gerekir.
Yararlanılan kaynaklar
https://avivaromm.com/vaginal-infection-remedy/
https://avivaromm.com/vaginal-ecology-down-there/
https://avivaromm.com/prevent-treat-bacterial-vaginosis/
Serviks rahmin bir parçasıdır- vajinaya doğru geçit işlevi gören rahmin alt kısmındaki yaklaşık 2-3 cm uzunluğundaki silindirik yapıdır. Serviks her zaman dümdüz bir şekilde vajinaya uzanmaz, rahmin nerede olduğuna bağlı olarak farklı açılarda konumlanabilir. Rahim bedenimizde tamamen sabit olmadığı için doğal olarak serviks de hareket eder. Sıkı ya da gevşek bağ dokuları, menstrual döngü ve hamilelik, serviksin bedenimizdeki konumunu sürekli değiştirir.
Doğum kontrolü, cinsel olarak aktif kişilerde gebeliği önleyici uygulama, yöntem ya da araçların kullanılmasıdır. Doğum kontrol yöntemleri, yumurtanın döllenmesi için gereken sürecin herhangi bir aşamasında etkili olacak şekilde kullanılabilir. Bu yöntemler uzun süreli veya kısa süreli, tek kullanıma özel ya da kalıcı olabilir.
Rahim ve yumurtalıklar, ergenlik döneminde olgunlaştıktan sonra bu organların başrol oynayacağı fizyolojik bir döngü başlamış olur. Adet kanaması ve yumurtlama evrelerini içeren adet döngüsü, rahmi olan kişilerde menopoz evresine kadar devam eder.